Devrim Dansı
- Dünyaya Başkaldırıyoruz
- 22 May 2020
- 2 dakikada okunur
''Kırmızı ayakkabılarla dans edin, fakat bunların, ellerinizle yaptığınız ayakkabılar olduğundan emin olun. Yaşam dolu bir kadın olacağınıza söz verebilirim.''
Kurtlarla Koşan Kadınlar, Clarissa P. Estes

Şili'de bir isyan dalgası yükseliyor, dünyanın her yanında öldürülen, tecavüze uğrayan, baskı altında yaşamaya çalışan kadınlar bu isyanı büyütüyor.
6 Ekim'de toplu taşımaya yapılan zam ile başlayan eylemler sırasında gözaltına alınan pandomim sanatçısı Daniela Carrasco'nun cansız bedeni Santiago'nun güneyinde bir belediye binasının önünde demirlere asılı halde bulundu. Daniela, giydiği palyaço kıyafeti ile eylemlerin simgesi haline gelmişti. Onun ölümünün ardından kadınlar şehrin sokaklarında süregelen isyanı bu kez en önden olmak üzere devraldılar, tecavüz sonrası öldürülen arkadaşlarının hesabını sordular.
Daniela'nın ölümünün ardından kadınların öfkesi ve kini bilendi, binlerce kadın kızıl eşarplar takıp siyah kıyafetler giyerek başkanlık binasına yürüdü. Kadına şiddeti protesto etmek için Las Tesis grubunun başlattığı bir dansı görkemli bir biçimde sergilediler.
Kadın cinayetleri, cinsel taciz, cinsel saldırı ve kadına şiddete karşı başlatılan bu dans kısa sürede dünyanın başka meydanlarında tekrarlandı. Meksika’dan, Fransa’ya, İspanya’dan, Kosta Rika, İtalya, ABD, İngiltere, Kolombiya, Almanya, Kenya, Beyrut, Yunanistan’a binlerce kadın sokaklara ''Tecavüzcü peşimde'' isimli bu dans ile çıktı.
Türkiye’de de polisin türlü engellerine rağmen Kıbrıs’tan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne, Düzce’den, Antalya, Konya, Mersin, İzmir, Ankara, İstanbul, Kuşadası, Kaz Dağları’na kadar birçok farklı noktada gerçekleşti. İlk olarak İstanbul’da gerçekleşen Las Tesis performansına yapılan polis saldırısı ve ters kelepçe ile gözaltıların yapılması ardından ülkenin dört bir yanından destek mesajları yağdı. Kadınları öldürenlerin, kadınlara türlü şiddet uygulayanların ve çocuk istismarcılarının serbest bırakıldığını veya aklanmaya çalışıldığı bu topraklarda devlet kadınların özgürce dans etmesini ''tehlikeli'' buldu ve onlara saldırdı.
Peki nedir onları kadınların dans etmesinden bile bu kadar korkutan? Şüphesiz ki kadınların katilleri ve tecavüzcüleri koruyan ve kollayan bu sisteme karşı ''yaşamak istiyoruz!'' haykırışıdır. Tüm engellemelere ve baskılara rağmen dünyanın dört bir yanında dalgalanan bu başkaldırısıdır.
İDİL
Comments