top of page
Yazarın fotoğrafıDünyaya Başkaldırıyoruz

Rosa Luxemburg

Güncelleme tarihi: 15 Oca 2022





5 Mart 1871 Polonya'da doğdu. Genç yaşta sosyalizmle tanışan Rosa, yahudi bir ailede büyüdü. 16 yaşında Proletarya adlı devrimci partiye girdi. 18 yaşındayken siyasi yaşamı nedeniyle İsviçre'ye gitmek zorunda kaldı. 1889'da Zürih Üniversitesi'ne girdi. Burada doğa bilimleri, felsefe, tarih, politika, ekonomi ve matematik öğrenimi gördü. Birkaç yıl sonra Polonya Devrimci Sosyalist Partisi'nin kuramcısı ve Paris'te yayınlanan parti gazetesinin belli başlı yazarlarından biri oldu. Sosyalist Enternasyonal Kongresi'nde partiyi temsil etti. 1889'da Almanya'daki Uluslararası İşçi Eylemi Merkezi'ne giren Rosa eylemlere katıldı, dergilere yazılar yazdı, bazılarının yöneticiliğini yaptı.


1898 yılında Gustav Lübeck ile evlenerek Berlin'e taşındı, Alman vatandaşlığı kazandı. SPD'nin (Almanya Sosyal Demokrat Partisi) aktif bir üyesi oldu. Eduard Bernstein'in düşüncelerine getirdiği eleştiriler ile öne çıkıyordu. Rosa Luxemburg 1899’da yayımlanan "Sosyal Reform mu Devrim mi?" adlı çalışmasıyla Bernstein’ın revizyonist görüşlerine yönelik eleştirilerini dile getirdi. Yükselen Alman militarizmi Rosa'yı rahatsız ediyordu, bu konuda partiyle de ters düşmüştü. 1900 yılında Rosa'nın fikirleri tüm Avrupa sosyalist çevrelerinde büyük yankı uyandırıyor, yazdığı makaleler ilgi görüyordu. 1904 ile 1906 yılları arasında siyasi faaliyetleri ve görüşleri nedeniyle üç kez zindana düştü. Aldığı diğer cezalar onu yıldırmadı ve mücadeleye devam etti. SPD'nin eğitim merkezlerinde Ekonomi ve Marksizm öğretmeye başladı.


Savaşın başlamasıyla esen milliyetçi rüzgar SPD'de milliyetçi eğilime yöneldi. Rosa'nın düşüncelerine ters olan bu durum, onun partiyle olan ilişkisini kesmesine neden oldu. 5 Ağustos 1914'de Karl Liebknecht ile beraber "Internationale" grubunu kurdu. 1 Ocak 1916'da grubun adı Spartaküs Birliği (Spartakistler) oldu. Grubun devlete karşıt tutumu nedeniyle 28 Haziran 1916'da Luxemburg yine zindana atıldı. Zindanda geçirdiği yıllarda birçok makale kaleme aldı. 1918 Kasım'ında Luxemburg zindandan çıktı. Çalışmalarına devam etti ve Liebknecht ile birlikte Alman Komünist Parti'sini kurdu.


Rosa, arkadaşı Sonia’ya (Karl Liebknecht’in eşine) zinadandan yazdığı bir mektubunda şöyle diyordu: “Her şeye rağmen görev başında, bir sokak çatışmasında ya da dar ağacında can vermek isterim”. İstediği oldu da; 1918 Aralığında Spartakist ayaklanma bastırıldı. Sosyal demokrat hükümet başa geçti. Bütün ısrarlara rağmen Rosa, Berlin’i terk etmedi. Burjuva basın tarafından hedef haline getirilen Rosa ve Karl Liebknecht bir müddet sonra tutuklandı.15 Ocak 1919'da yine zindana götürülürken askerler tarafından dipçik darbeleriyle katledildiler ve bir kanala atıldılar.


Lenin’in dediği gibi “devrimin kartalıydı” o. Derin bir insan sevgisi, gerçeği bulma isteğinin sınırsız arzusu, cesaret ve özveri, militan mücadele Rosa demekti.

Biz emekçi kadınlar olarak Rosa Luxemburg gibi haykırıyoruz:

"Vardık, varız var olacağız!"

42 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page